play station un atası.
bunların kara kutuları olmasına karşın esas sükseyi o kasetli versiyonu ile yapmıştı.
elektronikçi amca dükkanın önüne 37 ekran tv yi koyar oyunların demolarını oynatır bazen sırf onlara bakmak için evden kaçardık.
evde sabahlar, aile ile kavga etme sebebi idi.
bunların single larıda vardı ama rağbet gören 100 bin games in 1 gibi olan çok oyunlu kasetlerdi.
captain tsubasa 2 den 90 tank a sky destroyerden mortal kombat a pek çok oyun oynardık.
tsubasa sağolsun kursa gitmeden arapçayı söktü idik. takım geçilir sonra koşarak mahalleye çıkılır,
- sülümannnn 6. takımı geçtik hulenn..
-hade?
-hee demin bitirdik eric * ile benjamin * el sıkıştılar.
2 kol dışında tabancası da vardı bunun ördekleri vurur vahşi batıda düello yapardık.
2 kişi oynayınca tadı çıkardı. çocukluğumuzun eğlencesi.
kasetteki oyunlar bitince ya mahalledeki arkadaşlarla yada üzerine azcık para koyarak elektronikçi amca ile kastini takas ederdik.
hey gedi günler...
oyun kasetleri şekildekine benzeyip genelde içinde zilyon tane oyun varmış gibi gösterilirdi ama aslında sadece on yirmi çeşit oyunun farklı versiyonları olurdu.
sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur.
sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez.
yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.